HOTİÇ

35 metrekarelik küçücük bir mağazadan Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden biri haline gelen Hotiç’in patronu Serdar Hotiç, yurtdışındaki ilk mağazalarını babasının memleketi Üsküp ve Saraybosna’da açtı. Serdar Hotiç neredeyse ayakkabılarının bağını bağlamayı öğrenmeden ayakkabı üretimini öğrenmiş. 6 yaşındayken ayakkabı üreticisi babası eline ayakkabıları tutuşturmuş. Hotiç küçücük bir dükkandan Türkiye’nin önde gelen ayakkabı markalarından biri oldu, dünyaya açıldı. Serdar Hotiç, Saraybosnalı göçmen bir ailenin çocuğu. Ailesi 1914 yılında Türkiye’ye göç etmiş. 6 kardeşler. Babaları Manisa’da çıraklıkla işe başlamış. İzmir’de askere gitmiş. Askerlik o zaman 4 yıl sürüyormuş ..Askerde subaylara ayakkabı üretmiş. Askerlik bitince de İstanbul’a gelmiş. İstanbul’da atölye açmış, kadın ve erkek ayakkabıları yapmış.

2 kız, 4 erkek kardeşler.Serdar Hotiç en küçükleri. Okul yıllarında  babalarına yardım ederlermiş. Bir kişi çalışacak, herkes doyacak gibi lüksleri yokmuş. . Hepsi işi çok küçük yaşta öğrenmiş. Serdar Hotiç  6 yaşında ayakkabı yapıştırıyormuş. 9 yaşında falçatayla parmağını kesmiş. Acısı hala aklına geldiğinde içi ürperirmiş. Kardeşlerinden farkı ;Onlar okumuşlar,O  ise askerden döndükten sonra çalışacağım demiş....

1979 yılında Bağdat Caddesi’nde 35 metrekarelik mağaza açmış. Daha sonra ikinci mağazayı Caddebostan’da açmışlar. 1988 yılında da atölye kurmuşlar.

Babası halk tipi ayakkabı yapıyormuş,O ise daha modern ayakkabı yapmak istiyormuş. Bu yüzden de kendisi kurmuş  mağazaları. 1987’de abilerine “Beraber olalım” demiş. Onlar farklı iş yapıyorlarmış ve birleşmişler..

 ilk etapta İtalya’dan teknoloji getirmişler. O güne kadar üretimleri  el işi ağılıklıymış. Teknoloji sayesinde standart üretime sahip olmuşlar. Uzun dönem kendisi tasarım yapıyormuş ama daha sonra 10 kişilik bir tasarım ekibi kurmuşlar. 1994 yılında ayakkabıda ilk defa tasarım ekibi kuran firma özelliğine sahipler.

2001 krizinde 2 milyon Dolar borçları bir anda 4 milyon Dolar olmuş. 4 ev satmış bankalardan kurtulmak için ....

MANGO

Kadın hazır giyim markası Mango’nun İspanyol markası olduğunu herkes biliyor. Peki kurucularının Türk olduğunu kaç kişi biliyor? 1968’lerde Türkiye’den çocuk yaştayken aileleriyle birlikte İspanya’ya göç eden giden İshak ve Nahum Andıç kardeşler kurdu Mango’yu.

- Mango’nun kurucuları iki kardeş, İshak ve Nahum Andıç. Aileleri İspanya’ya göç etti. O zaman henüz eğitimlerini tamamlamamış olan kardeşler, okul biter bitmez küçük bir iş kurdular. Bir dükkanla başlayıp kısa sürede üçe çıktılar ve akabinde Mango doğdu.

Mango ismiyle markalaşmaya 1984’te başladılar...

- Öncesinde birçok markayı satan kot dükkanları vardı. Ayrıca tüm İspanya’ya toptan satış yapıyorlardı. Daha sonra tek bir marka, bir sürü markadan iyidir dendi ve Mango kuruldu. İspanya ve İtalya modasına bir alternatif olsun istendi. İlk mağazaları Barcelona’nın Champs Elyssee’sinde açıldı. Yurtdışındaki ilk mağazaları  1992’de Portekiz’ de açıldı. Türkiye’ye 1997’de geldiler"Global düşün, yerel hareket et"  ilkesiyle devam ettiler..
- Hitap edilen kesim: Şehirli-genç kadınlar.



 Bazı rakip firmalar;Zara, Benetton, Banana Republic, BCBG, River Island uluslararası markaların bazıları.

Mango erkekleri ve çocukları  giydirmeyi şimdilik planlamıyor. Kadın modasında iddialı, diğer alanlarda mütevazılar.. Tasarımcıları da çeşitli ülkelerden .Büyük moda eğitim okulları  mezunlarını tercih ediyorlar!